İş Kolu Tespitinde İşyeri ve İşletme
İş Kolu Tespitinde İşyeri ve İşletme
Levent AKIN*
______________________________________________________________________
2821 sayılı eski Sendikaların Kanununagöre, işçi sendikaları, işkolu esasına göre bir işkolunda ve Türkiye çapındafaaliyette bulunmak amacı ile bu işkolundaki işyerlerinde çalışan işçilertarafından kurulur. İşveren sendikaları, işkolu esasına göre bir işkolunda veTürkiye çapında faaliyette bulunmak amacı ile bu işkolundaki işverenlertarafından kurulur. Kamu işveren sendikalarının, aynı işkolundaki kamuişverenleri tarafından kurulması ve aynı işkolunda faaliyette bulunması şartıaranmaz (SK.3). Aynı yönde düzenlemelere 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İşSözleşmesi Kanununda da yer verilmiştir. Buna göre sendika, işçilerin veyaişverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarınıkorumak ve geliştirmek için en az yedi işçi veya işverenin bir araya gelerekbir işkolunda faaliyette bulunmak üzere oluşturdukları tüzel kişiliğe sahipkuruluşları ifade eder (STİSK. 2/ğ, 3/2).
Yasaya göre,işkolunun tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılır. Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığının tespit ile ilgili kararı Resmi Gazete 'deyayımlanır. Kararın yayımını müteakip bu tespite karşı ilgililer iş davalarına bakmaklagörevli mahalli mahkemede onbeş gün içinde dava açabilirler. Mahkeme iki ayiçinde kararını verir. Kararın temyiz edilmesi halinde Yargıtay uyuşmazlığı ikiay içinde kesin olarak karara bağlar (SK.4. STİSK.5/2).
Yasal düzenlemeden deanlaşılacağı üzere, işkolu sendikalar için yaşamsal önemdedir. O sebepleuygulamada, işyerleri ve işletmenin gireceği iş kolunun belirlenmesi konusundauyuşmazlıklar yaşanmaktadır. Bunlardan birinde şu değerlendirmelere yerverilmiştir (Yarg.9.HD. 5.7.2012, 18727/ 26716);
“… Davacı, Resmi Gazetenin… sayısında yayınlanan davalı Bakanlığın… sayılı iş kolu tespit kararının iptaliile davalı X... A.Ş. ve bağlı işyerlerinde yapılan işlerin niteliği itibariyleİşkolları Tüzüğü'nün 17 sıra numaralı "Ticaret, Büro, Eğitim ve GüzelSanatlar" işkoluna girdiğine ilişkin işkolu tespit kararının iptaline, sözkonusu işyerinde yapılan işlerin niteliği itibari ile İşkolları Tüzüğünün 23sıra numaralı “Haberleşme” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesiniistemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hükümsüresi içinde davalılardan X... A.Ş., … Sendikası Genel Başkanlığı ile T.C.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı avukatları tarafından temyiz edilmişolmakla… dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı… R.G’ de yayınlanan Bakanlığın… sayılı işkolu tespit kararının iptaliile X...A.Ş. ve bağlı işyerlerinde yapılan işlerin niteliği itibariyleİşkolları Tüzüğü'nün 17 sıra numaralı “Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar”işkoluna girdiğine ilişkin tespit kararının iptaline, söz konusu işyerindeyapılan işlerin niteliği itibari ile İşkolları Tüzüğünün 23 sıra numaralı“Haberleşme” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
B)Davalı Cevabının Özeti: Davalı Bakanlık, Bakanlıkça yapılan tespitin doğruolduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı… Sendikası, tespitinindoğru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
DavalıŞirket, kendilerinin rehberlik ve müşteri hizmeti işletmeciliği işini yaptıklarını,bu hizmetlerin haberleşme hizmetleri dışında bir faaliyet olduğunu, haberleşmeişi dışında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlara çağrı merkezi hizmetiverildiğini, bu hizmetlerin Türk Telekom A.Ş., THY, RTÜK, Ulaştırma Bakanlığı,E-Devlet, Sebit, İDO, TT Net A.Ş. gibi farklı faaliyet alanları olan kurum vekuruluşlara verildiğini, dolayısıyla işyerinin Türk Telekom A.Ş. bünyesindeolması ve iş görülür iken bu şirkete ait araç ve gereçlerinin kullanılmasınınçağrı merkezinin haberleşme iş koluna girdiğini göstermeyeceğini belirtipyapılan işin niteliği ve bağımsızlığı dikkate alınarak davanın reddiniistemiştir.
C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, X... A.Ş.'ye ait… adresindekiişyerinin operatörlü çağrı merkezi olduğu, dava dışı Türk Telekom A.Ş.'nin yer,araç ve ekipmanları ile Türk Telekom A. Ş. tarafından sağlanan telefon veinternet hattı kullanımının, operatörler vasıtası ile şirket müşterisi firma vekuruluşlar ile onların müşterileri arasındaki iletişimi ses, görüntü, sinyal vesembol araçları ile sağlama faaliyeti olduğu, söz konusu işin ancak ve ancaktelefon ve internet hattı aracılığı ile yapılabildiği, telefon ve internethizmeti olmaksızın işin yapılmasının mümkün olmadığı ve davalı şirkettarafından yapılan operatörlü çağrı işinin telefon ve internet hizmetindenbağımsız değil, hizmetin bir uzantısı olduğu ve asıl işten ayrı ve bağımsız biryapıya sahip olmadığı aksine asıl işin devamı niteliğinde olduğu tespitedildiği gerekçesi ile Bakanlığın iş kolu tespit kararının iptali ile işyerindeyapılan işlerin niteliği itibari ile İşkolları Tüzüğünün 23 sıra numaralı“Haberleşme” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmiştir.
D)Temyiz: Kararı davalılardan Bakanlık, … Sendikası ve işveren temyiz etmiştir.
E)Gerekçe: Uyuşmazlık, 2821 sayılı Sendikalar Kanunun 4 ve 60. maddeleri uyarıncaişkolu tespitine itiraza ilişkindir.
Bakanlık08/04/2009 gün ve 2009/14 sayılı İşkolu Tespit Kararı’nda X... A.Ş.'de yapılanincelemede; şirketin… adresinde bulunan merkez işyerinin dışında, … ve… adreslerinde faaliyet gösterenişyerlerinin bulunduğu, sermayesinin % 99,960'ının… A.Ş.'ye ait şirketeTelekomünikasyon Kurumu tarafından... belge numarası ile … tarihinde verilenTelekomünikasyon Ruhsatında, hizmet türünün rehberlik hizmeti işletmeciliği olduğu,söz konusu şirket İle RTÜK-Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, TTNet A.Ş., TürkHava Yolları A.Ş., Türk Telekom A.Ş., SEBİT Eğitim ve Bilgi Teknolojileri A.Ş.,Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme A.Ş. (e-devlet ile ilgilibilgilendirme) ve İstanbul Deniz Otobüsü İşletmeciliği A.Ş. gibi farklıkurumlarla yapılan sözleşmeler gereği danışmanlık, rehberlik ve çağrı merkeziişlerinin belirli bir ücret karşılığında verildiği, bu nedenle şirkete aitişyerlerinde yapılan işlerin niteliği itibariyle İşkolları Tüzüğü'nün 17 sıranumaralı "Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar" işkolunda yeraldığı tespit edilmiştir.
Davakonusu uyuşmazlıkta A... adresindeki işyeri yönünden işkolu tespit kararınıniptali istenmektedir.
İşkollarıTüzüğü’nde 17 sıra numaralı “ Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunagiren işler “Her türlü mali kuruluşlar,ticaret borsaları, ticaret ve sanayi odaları, birlikleri, kooperatifler, krediesham ve tahvil borsaları, her türlü büro ve benzeri kuruluşlar ile dernekler,noterler, işçi ve işveren kuruluşları, her türlü sınai, tarımsal, kimyasal vehayvansal maddelerin ve ürünlerin alımı ve satımı, eğitim kurumları, sahne,perde ve benzeri gösteri sanatları, müzik, resim, heykel, dekorasyon, edebiyatve benzeri güzel sanatlarla ilgili işler.” şeklinde tanımlanmıştır.
23sıra numaralı “Haberleşme” işkoluna giren işler ise “ Haberleşme, posta, telefon, telgraf, telsiz, radyo, televizyon işlerive hizmetleri ve bu hizmetler için kamu idaresince kurulan her türlü yapım,bakım ve onarım işleri.” şeklinde tanımlanmıştır.
Dairemizin26.04.2011 gün ve 2011/15435 E, 2011/12313 K sayılı ilamında da belirtildiğiüzere “… İşkolu tespit davalarında herişverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip o işyerinde yapılanişlerin niteliği itibarıyla işkolu tespiti gerekir. Alt işverenin işkolutespiti asıl işverenin yaptığı işe göre belirlenmez. Alt işverenin işkolutespiti asıl işverenden ayrı olarak yapılmalıdır. Alt işverene ait işyerindeyapılan işlerin, asıl işverene ait işyerinde yapılan işlere yardımcı iş olarakdeğerlendirilmesi de doğru olmaz. 2821 sayılı Kanunu'nun 60/2 maddesindeöngörülen ve bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işindahil olduğu işkolundan sayılır kuralı, bir işyeri sınırları ve organizasyonuiçerisinde yürütülen işler için önem taşır. Yoksa birbirinden ayrı işyerlerindefarklı işkoluna giren işler yapılıyorsa asıl iş yardımcı iş kavramı geçerliolmaz. İşkolu tespitinde işletme bünyesindeki işyerleri de ayrı ayrı dikkatealınır. Çünkü işkolu tespitinde birim olarak “işyeri “ esas alınır. İşyeriorganizasyonu içerisinde asıl işin gerçekleşmesini sağlayan diğer işler iseyardımcı işlerdir. İşletme iş kolu tespiti için de asıl iş ve yardımcı işkavramına yer verilemez…”
Ohalde, işkolu tespitinde birim olarak işyeri dikkate alınarak ve müstakilenişyerinde yapılan işe göre belirlenecek olması, somut olayda haberleşme işkolukapsamında sayılan “…haberleşme, posta, telefon, telgraf, telsiz, radyo,televizyon işleri ve hizmetleri ve bu hizmetler için kamu idaresince kurulanher türlü yapım, bakım ve onarım…” işlerinin, işyerinde yapıldığının tespitedilememesi, … AŞ. ile X...AŞ. arasında imzalanan Çağrı Merkezi İşletim Sözleşmesi’negöre, danışmanlık, rehberlik ve çağrı merkezi işinin yapılıyor olması, çağrımerkezi hizmetinin telekomünikasyon hizmeti dışında kalan ve bu sektöre özgüolmayan bir hizmet türü olması gibi hususlar dikkate alındığında, mahkemekararının bozularak, Şirkete ait belirtilen işyerinde yapılan işlerin İşkollarıTüzüğünün 17 sıra numaralı “Ticaret Büro Eğitim Güzel Sanatlar” işkolunagirdiğinin tespiti ile davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanannedenlerle.. Mahkemenin işyerlerinin işkolları tüzüğünün 23 sıra numaralı“Haberleşme” işkoluna girdiğine dair tespit kararının bozularak ortadankaldırılmasına, X... A.Ş.'ye ait … adresindeki işyerinin İşkolları Tüzüğünün 17sıra numaralı “ Ticaret Büro Eğitim Güzel Sanatlar” işkoluna girdiğinin tespitiile davanın reddine… karar verildi.
Değerlendirme:
1- Davakonusu olayda uyuşmazlık, iş kolu tespitine ilişkindir. Davacı sendika,Bakanlığın Resmi Gazetede yayınlanan işkolu tespit kararının iptaliniistemektedir. Davacıya göre, ilgili şirket ve bağlı işyerlerinde yapılanişlerin niteliği itibariyle İşkolları Tüzüğü'nün 17 sıra numaralı “Ticaret,Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkoluna girdiği kabul edilmemelidir. Zira sözkonusu işyerinde yapılan işler, nitelikleri gereği İşkolları Tüzüğünün 23 sıranumaralı “Haberleşme” işkoluna girmektedir. O nedenle bakanlığın bu yönde kararvermesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2- Davalı şirkete göre ise bakanlığın tespitidoğrudur. Zira şirket, rehberlik ve müşteri hizmeti işletmeciliği işiniyapmaktadır. Bu hizmetler haberleşme hizmetleri dışında kalmaktadır ve haberleşmeişi dışında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlara çağrı merkezi hizmetiverilmektedir. Yine şirkete göre, bu hizmetlerin Türk Telekom A. Ş., THY, RTÜK,Ulaştırma Bakanlığı, E-Devlet, Sebit, İDO, TT Net A.Ş. gibi farklı faaliyetalanları olan kurum ve kuruluşlara verilmektedir ve dolayısıyla işyerinin TürkTelekom A.Ş. bünyesinde olması ve iş görülürken bu şirkete ait araç vegereçlerinin kullanılmasının çağrı merkezinin haberleşme işkoluna girdiğinigöstermeyecektir.
3-Yerel Mahkeme ilgili şirketin, “Haberleşme” işkoluna girmesi gerektiğine kararvermiştir. Mahkemeye göre, söz konusu şirketin Ankara’daki işyeri operatörlüçağrı merkezidir. Şirket tarafındanyürütülen iş, ancak ve ancak telefon ve internet hattı aracılığı ile yapılabilmektedir.Telefon ve internet hizmeti olmaksızın işin yapılmasının mümkün değildir vedavalı şirket tarafından yapılan operatörlü çağrı işi, telefon ve internethizmetinden bağımsız değil, hizmetin bir uzantısıdır. Asıl işten ayrı vebağımsız bir yapıya sahip olmadığı gibi aksine asıl işin devamı niteliğindedir.Bu sebeplerle ilgili şirketin “Haberleşme” işkoluna girdiğinin tespitine kararvermiştir.
4- Çalışmave Sosyal Güvenlik Bakanlığı, söz konusu şirketin faaliyet alanının “Ticaret,Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda yer aldığına karar vermiş ve tespitibu yönde yapmıştır. Bakanlık tarafından yapılan incelemede, şirketin merkezişyerinin dışında, iki ayrı adreste faaliyet gösteren işyerlerinin bulunduğu,sermayesinin % 99,960'ının …A.Ş.'ye ait olduğu, şirkete Telekomünikasyon Kurumutarafından verilen Telekomünikasyon Ruhsatında, hizmet türünün rehberlikhizmeti işletmeciliği olduğunun belirtildiği saptanmıştır.
5- Uyuşmazlık konusu olan iş kollarının kapsamıtüzükle belirlenmiştir. Buna göre, Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlarişkoluna giren işler: Her türlü mali kuruluşlar, ticaret borsaları, ticaret vesanayi odaları, birlikleri, kooperatifler, kredi esham ve tahvil borsaları, hertürlü büro ve benzeri kuruluşlar ile dernekler, noterler, işçi ve işverenkuruluşları, her türlü sınai, tarımsal, kimyasal ve hayvansal maddelerin veürünlerin alımı ve satımı, eğitim kurumları, sahne, perde ve benzeri gösterisanatları, müzik, resim, heykel, dekorasyon, edebiyat ve benzeri güzelsanatlarla ilgili işlerdir. Haberleşme işkoluna giren işler ise: Haberleşme,posta, telefon, telgraf, telsiz, radyo, televizyon işleri ve hizmetleri ve buhizmetler için kamu idaresince kurulan her türlü yapım, bakım ve onarımişleridir.
6-Özel daire tüm bu tartışmalar sonrasında ilgili şirketin “Ticaret Büro EğitimGüzel Sanatlar” işkoluna girdiğini tespit etmiştir.
7-Esasen çağrı merkezleri, başta telekomünikasyon ve bankacılık olmak üzereotomotivden teknik desteğe, sigortacılıktan perakende satışa kadar hemen herişkolundaki teşebbüse hizmet veren bağımsız şirketlerdir. Çağrı merkezleriiletişim teknolojilerine bağlı olarak ortaya çıkmış ve özellikle yeni iletişimve bilişim teknolojilerinin ortaya çıkışı ile birlikte bağımsız olarakörgütlenebilir hale gelmişlerdir. Çağrı merkezlerinde yapılan iş, asıl olarakherhangi bir konudaki enformasyon ilemüşteri arasında, iletişim ve bilişimteknolojileri aracılığı ile iletişim kurmak olarak özetlenebilir. Buradailetişim derken kişiler arası iletişim dışında, özellikle günümüzde son dereceönemli hale gelmiş olan uzaktan bir takım teknolojik araçların vasıta kılındığıiletişim biçimleri ile sayısal teknolojiler sayesinde mümkün hale gelen, insanile enformasyon arasındaki iletişimin kastedildiği vurgulanmak zorundadır.
Bu tür çağrı merkezleri incelendiğinde genelde, enformasyon ilemüşteri arasındaki iletişimi sağlama işinin doğrudan teknolojik araçlarkullanılarak yapılabileceği görülmektedir. Ancak piyasa koşulları içinde, müşterilerkarşılarında kayıt edilmiş bir ses yerine, insan sesi duymayı tercih ettiklerinden,teknolojik cihazlara kaydedilmiş ve telefonun belli tuşlarına basılarakmüşterinin ulaşabileceği enformasyonun bir insan tarafından sunulması yolunagidildiği görülmektedir. Dolayısıyla, çağrı merkezleri tarafından sunulanhizmetlerin insanlar tarafından veriliyor olması, hizmet konforuna yöneliktirve bu sayede mekanik sesin müşteri memnuniyetini azaltmasının engellenmesiamaçlanmaktadır. Bu durum, çağrı merkezi çalışanlarının işinin, bir çeşityönlendiricilik ya da iletişime aracılık etmek olduğunu göstermektedir.
Sözü edilen yaklaşımdan hareket edildiğinde, çağrı merkezlerinde yapılanişin ne olduğunun saptanabilmesi, iletişimin kazandığı yeni anlam dikkatealınmalıdır. Gerçekten de iletişim günümüzde, yeni iletişim ve bilişimteknolojilerinin açığa çıkışı ile birlikte, hem insanlar arasındaki, hem deinsan ile enformasyon arasındaki karşılıklı etkileşim anlamına gelmektedir.Dolayısıyla çağrı merkezlerinde yapılan iş bu anlamıyla herhangi bir konudakienformasyon ile müşteri arasında, iletişim ve bilişim teknolojileri aracılığıile iletişim kurmak olarak tanımlanabilir. O sebeple bu müşteriler doğrudançağrı merkezinin müşterisi değil, çağrı merkezi ile iş yapan başka şirketlerinmüşterisidir. Bu anlamıyla çağrı merkezinin müşteriye yönlendirdiğienformasyon, çağrı merkezine ait bir enformasyon değil, çağrı merkezinin asılmüşterisi olan şirketlerin ürettiği ve onlara dair bir enformasyondur. Busebeple söz konusu faaliyet alanının “Haberleşme”işkolunda değerlendirilmesinin daha isabetli olacağı kanısındayız.
8-Yüksek mahkeme kararında yer alan değerlendirmelerden bir diğeri, işkolutespitlerinde dikkate alınacak birime ilişkindir. Özel daireye göre,
“…işkolutespitinde birim olarak işyeri dikkate alınarak ve müstakilen işyerinde yapılanişe göre belirlenecek olması, somut olayda haberleşme işkolu kapsamında sayılan‘…haberleşme, posta, telefon, telgraf,telsiz, radyo, televizyon işleri ve hizmetleri ve bu hizmetler için kamu idaresincekurulan her türlü yapım, bakım ve onarım…’ işlerinin, işyerindeyapıldığının tespit edilememesi, …AŞ. ile X...AŞ. arasında imzalanan ÇağrıMerkezi İşletim Şözleşmesi’ne göre, danışmanlık, rehberlik ve çağrı merkeziişinin yapılıyor olması, çağrı merkezi hizmetinin telekomünikasyon hizmetidışında kalan ve bu sektöre özgü olmayan bir hizmet türü olması gibi hususlardikkate alındığında… Şirkete ait belirtilen işyerinde yapılan işlerin… ‘Ticaret Büro Eğitim Güzel Sanatlar’ işkoluna girdiğinin tespiti… gerekmiştir.”
Dairebu kararına gerekçe olarak bir başka içtihadında yer verdiği şu gerekçeyedayanmıştır; “… İşkolu tespit davalarındaher işverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip o işyerinde yapılanişlerin niteliği itibarıyla işkolu tespiti gerekir… İşkolu tespitinde işletmebünyesindeki işyerleri de ayrı ayrı dikkate alınır. Çünkü işkolu tespitindebirim olarak “işyeri “ esas alınır. İşyeri organizasyonu içerisinde asıl işingerçekleşmesini sağlayan diğer işler ise yardımcı işlerdir. İşletme iş kolutespiti için de asıl iş ve yardımcı iş kavramına yer verilemez…” (Yarg.9HD.26.4.2011, 15435/1231).
9-Yargıtayın işkolu tespitinde işyerini dikkate alan bu uygulaması, SendikalarKanununda yer alan düzenlemeye dayandırılmaktadır. Buna göre, bir işyerinin girdiği işkolunun tespitiÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılır (2821/1). Aynı düzenleme 6356sayılı yeni yasada da yer almaktadır (STİSK.5).
Yüksek mahkemenin yasadan hareketle oluşturduğu bu uygulama,birden fazla işyerinden oluşan işletmelerde çeşitli sorunlara yol açmaktadır. Pazarlanacaknihai ürüne çeşitli aşamalardan geçilerek ulaşılan işletmelerde, üretim sürecifarklı işyerlerine dağıtılabilmektedir. Bu şekilde oluşturulan entegre yapıdaher işyeri, nihai ürüne ulaşılmasını sağlayacak üretimin bir kısmını icraetmektedir. Söz konusu yapı içinde görev yapan işyerlerinin faaliyetalanlarının birbirinden farklı olması halinde ise, toplu iş hukuku açısındanönemli bir problemle karşılaşılmaktadır. Böyle bir halde birbirinden farklıişkollarına giren işyerleri, entegre bir yapı içinde olsalar da, farklısendikaların yetki alanına girecek ve farklı toplu iş sözleşmeleri imzalamakdurumunda kalacaklardır. Oysa bu durum, sendika hakkının temelinde yer alan,işçilere bir araya gelerek işveren karşında pazarlık gücü kazandırma gerçeğinezarar verecektir. Her birinde 100’er işçi olan beş işyerinden oluşan 500işçilik bir işletmede, işyerlerini farklı işkollarına görerek onları daha küçükgruplar halinde pazarlık masasına oturtmak, sendikalaşmanın genel hedefineuygun düşmez. İşyerlerindeki yasa dışı ya da muvazaalı alt işverenliklemücadelede de aynı anlayış yatmaktadır (İK.2/7,8). İşveren karşısında 500işçinin pazarlık gücünün 100 işçiye oranla fazla olacağına şüphe olmasagerekir. O sebeple, nihai ürüne ulaşmayı hedefleyen entegre tesislere sahipişletmelerde, her işyerini farklı işkollarına girebilecek nitelikte görmekyerine, işkolunu işletmenin esas faaliyet konusuna bakarak belirleyerek tümişçileri bu kapsama dahil etmek daha isabetli bir yaklaşım olacak gibidurmaktadır.
10- Yüksek mahkemenin sözü edilen uygulaması,içtihatlarda tam bir istikrar kazanabilmiş değildir. Özel dairenin, iş kolutespitlerinde işyerinden ziyade işletmeye baktığı kararlar da yer almaktadır.Bu kararlardan birinde yer verilen değerlendirmeler şunlardır (Yarg.9HD. 24.1.2012, 441/1602);
“..İşkolu tespitinde birim olarak işyerinin alınacağı normatif düzenlemelerintartışmasız bir sonucudur. 4857 Sayılı Yasanın 2.maddesinin gerekçesinde işyeri tanımı teknik bir amaca, diğer bir deyişle mal ve hizmet üretimine yönelikve değişik unsurlardan meydana gelen bir birim olduğu belirtilmiştir. İşyerininsınırlarının saptanmasında “işyerine bağlı yerler” ile “eklentiler” ve“araçların” bir birim kapsamında oldukları belirtildikten sonra özellikle birişyerinin mal ve hizmet üretimi için ayrı bir alanı da kullanması halindebunların tek işyerimi yoksa bir birinden bağımsız işyerleri mi sayılacağıkonusunda “amaçta birlik”, aynı teknik amaca bağlı olarak üretimde bulunma,nitelik yönünden bağlılık ile “yönetimde birlik”, aynı yönetim altındaörgütlenmiş olma koşullarının aranacağı düzenlenmiştir. Öte yandan teknolojikve ekonomik gelişmeler bir işyeri çerçevesinde mal ve hizmet üretimi, pazarlamave müşterilere sunulması yönünden çok yönlü bir yapısal değişikliğigerektirmesi nedeniyle bir işyerinin amacının gerçekleşmesinde işleringörülmesi işyerinin kurulu bulunduğu “yerin” dışına taşmış, özellikle “işverenkurulan iş organizasyonu” içerisinde işyeri niteliğinde olmayan irtibatbürolarına veya yurt genelinde veya ilin içinde işlerin yürütüldüğüörgütlenmeye kadar genişletmek gereksinimi duyulmuştur. Bu bağlamda 2.maddede“iş yeri, işyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluşturulan işorganizasyonu kapsamında bir bütündür” hükmü getirilmiştir ( Bu konuda ayrıntılı bilgi için Bkz.Esener,Turhan: İş Hukuku Bası 3 Ankara 1978 sh 83-84; Ekonomi, Münir: İş Hukuku, Ferdiİş Hukuku C 1, İstanbul 1987 sh 59; Çelik, Nuri: İş Hukuku Dersleri Bası 21,İstanbul 2008 sh 56-57; Narmanlıoğlu, Ünal: İş Hukuku II Ferdi İş İlişkileriBası 3 İzmir 1998 sh 121; Süzek Sarper; İş Hukuku Bası 4 Ankara 2008 sh173-178; Mollamahmutoğlu Hamdi İş Hukuku Bası 3 Ankara 2008 sh 191-201; tümgenişliği ve ayrıntılarıyla Yenisey/Doğan, Kübra: İş Hukukunda İşyeri veİşletme, Yayınlanmış Doçentlik Tezi, İstanbul 2007 sh 23-37 ).
İşyerininözelliğini veren temel öğe teknik amaçtır. Mal ve hizmetin kazanç amacıylayahut başka bir amaçla üretilmesi arasında bir fark bulunmamaktadır. Başka biranlatımla hizmet üretimi veya mal üretimi tek başına teknik bir amaç olabilir.Sonuç olarak işyeri teknik bir amacı gerçekleştiren temelde örgütsel birbirlikteliktir. İşyeri sürelikli bir organizasyon içerisinde örgütlenmeyigerektirir. Organizasyon özünde maddi ve maddi olmayan öğelerin yanında emeğinvarlığını da içinde barındırır. Aynı işverene ait iki üretim birimi aynı teknikamacı elde etmek için örğütlenmişse yahut bu yerlerde aynı teknik amacın farklıüretim amaçları gerçekleşiyorsa amaçta birlik sağlanmıştır.
Farklıüretim birimlerinin tek bir işyeri sayılması için aynı arazi sınırları içindebulunmaları gerekmemektedir. Fakat birimler arasındaki uzaklık işlerin tekelden yürütümünü engelleyecek boyutta olmamalı çünkü farklı birimler arasındaamaçta birlik bulunsa dahi yönetimde birliğin sağlanmasının zorluğutartışmasızdır. Toplu İş Hukuku anlamında işyerinin işçilerin dayanışmadankaynaklanan ortak menfatleri oluşmasına olanak sağlayan ve faliyetlerinisürdürebileceği bir sürekliliğe sahip ve işverene de asıl işin girdiği işkolunda sendikal muhatap yaratacak bir birim olması gerekmektedir. Alman veFransız Hukukunda işyerinin neresi olduğu ve sınırlarının belirlenmesi sosyaltarafların özerkliğine terk edilmiştir. Oysa hukukumuzda işyeri mutlak ve tartışmasızolarak kabul edilmektedir. İşyeri kavramı fonksiyonel bir kavramdır ( Doğan, Yenisey,sh. 443,447 ). İşletme isegenel olarak iktisadi bir amacın gerçekleşmesi için aynı işverene ait birdenfazla işyerinin örgütlenmesi ile oluşmuş bir ünite olarak tanımlanmaktadır.İşyerini işletmeden ayıran temel ölçütlerden biri izlenen amaçtır. İşletmemutlaka ekonomik bir amaç gütmesi gerekmez. İşyeri işletmenin genel olarakbağımsız bir bölümü olarak düşünülmesi gerekir. Ticaret Hukukundaki işletmedenfarklı bir amaç gütmektedir. Çünkü ticari işletmelerde işçi çalıştırmazorunluluğu bulunmamaktadır.
İşyerive işletme ayrımında organizasyon kavramıyla bir ayrıştırmaya gitmek de mümkündeğildir. Çünkü işletmenin de işyerinin de aynı organizasyon içerisinde örgütlenmesimümkündür. Ancak işletmenin işyerine göre büyüklüğü aynı şekildeorganizasyondaki büyüklüğünü gerektireceği kaçınılmazdır. Öte yandan işvereninötesinde işletmenin profosyonel bir yönetim kadrosu oluşturacağı da gerçektir.Temel sorun 4857 Sayılı Yasadaki işyeri kavramının genişliğinin Toplu İşHukukuna yansımamasıdır. İşletme ve işyeri ayrımının bu bağlamda sorunçıkarması kaçınılmazdır.
Özetleyecekolursak işyerindeki faaliyet hangi teknik amacı taşıyorsa asıl iş odur. İşyeriorganizasyonu içerisinde asıl işin gerçekleşmesini sağlayan diğer işler iseyardımcı işlerdir. Mal ve hizmetler için yatırım araçları ve işçi sayısı bukonuda ölçüt olabilir. Ancak bir işyerinde başka bir işverene ait ayrı birişkolunda faaliyet var ise ayrı iş kolundan söz edilebilir…”
11-Son içtihatta yer verilen değerlendirmelerden de anlaşılacağı üzere, işkolutespitlerinde kullanılan yasal birim işyeriolsa da, çağdaş çalışma ve üretim yöntemleri bu yapıya yeni anlamlar kazandırmaihtiyacı yaratmıştır. Öğretide de belirtilen işyerinin bir organizasyon olarakkabulü, bu alanda yaşanan sorunların çözümüne katkı sağlayacaktır. Özellikle,2821 sayılı eski Sendikalar Kanunun 60/2 hükmü ve 6356 sayılı yeni Sendikalarve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 4/2 düzenlemelerinde yer verilen asıl iş-yardımcı iş ayrımının, entegreüretim yapan işletmelerde bir bütün olarak değerlendirilmesi sorunlarınçözümünü kolaylaştıracaktır. Yüksek mahkemenin 10.başlıkta yer verdiğimizkararı bunu açıkça göstermektedir. Bu yaklaşımın yanında, işkolu tespitlerinde dikkatealınacak birimin belirlenmesinde, işçi gruplarının parçalanmasına yol açacakyorumlamalar yerine, onları bir araya getirecek bakış açısının tercihi,sendikalaşma ve toplu pazarlık gibi Anayasal hakların kullanımından hasılolması gereken sonuçlara ciddi katkı sağlayacaktır.
* Ankara ÜniversitesiHukuk Fakültesi, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Bu çalışmaÇimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası Dergisi’nin Ocak 2013 sayısındayayınlanmıştır.